İnsan Kaynaklarında Dijitalleşme Trendleri
Mavi yaka, beyaz yaka, yuvarlak yaka derken dijitalleşen iş gücü paralelinde İnsan Kaynakları alanında dijitalleşmeyi zorunlu hale getiriyor. Dijital dönüşümle beraber İK trendleri de dönüşüyor. İK teknolojisi trendlerini takip eden şirketler bugünü değil geleceği yakalamak adına “akıllı” adımlar atıyor denilebilir. Peki, ama nedir İK teknolojisi trendleri? İşte insan kaynaklarında dijitalleşme trendleri!
Günümüzün hızlı bir şekilde değişen ve gelişen küresel rekabet ortamı, şirket içi kurumsal hafıza oluşturabilmeyi ve hızlı aksiyon alabilmeyi çok daha önemli bir noktaya taşıdı. İşte bu noktada şirketlerin her anlamda bir dijital dönüşüm sürecinden geçmesi gerekiyor. Bu dönüşüm belki de en başta insan kaynakları açısından yaşanmalı. İnsan kaynakları süreçlerinin dijitalleşmesi ise İK departmanlarınca yürütülen işlerin kontrolünün ve yönetiminin dijital ortamda sağlanması anlamına geliyor. Ancak yapılan araştırmalar Türkiye’de bu eğilimin, yani İK’nın dijital dönüşümünün yeterince yaygınlaşmadığını işaret ediyor. Kariyer.net & PwC’nin ortaklaşa gerçekleştirdiği, 25 farklı sektörden toplam 170 katılımcının yer aldığı “İnsan Kaynakları Süreçlerinde Dijitalleşme Endeksi Araştırması” da şirketlerin ortalama yüzde 51’lik bir puanla insan kaynakları süreçlerinde dijitalleştiğini gösteriyor. Araştırmaya katılan firmaların yüzde 34’ünün İK teknolojileri yol haritasına sahip oldukları, firmaların yüzde 29’unun ise gelecekte teknoloji yol haritası oluşturmayı planladıkları da gözlemleniyor.
Araştırma firması Gartner Research’ın makalesine göre ise (HR’s Role in Leading Digitalization); geleneksel İK yöntemlerinin başarısızlığı ortadayken hala 10 şirketten 9’u modern teknolojiler kullanmak yerine yıllık çalışan anketlerini kullanıyor. Bu da çok geç sonuç almak anlamına geliyor. Özetle, dijital dönüşüme bir an önce ayak uydurmak ve İK teknolojisini yakından takip etmek şirketler için bir olmazsa olmaz haline geliyor. İK teknolojileri neler mi dersiniz?
İK’da Yapay Zeka
Evet insan kaynakları alanında da karşımıza yapay zeka çıkıyor. Artık işe alım süreçlerinde yapay zeka teknolojilerinden faydalanılıyor. Yapay zeka tabanlı algoritmalar, RPA kullanımı, sosyal medya etkinlikleri gibi pek çok kaynak üzerinden başvuru sahiplerine farklı bakış açısı sunulabiliyor ve İK yöneticileri için yetenek avı başlıyor.
Dijital öğrenme
Eğitim ve geliştirme çalışmalarını hemen hemen her kurumsal ve global şirket çalışanları için düzenleniyor. Ancak pandemiyle beraber bu açıdan da bir değişim yaşandı. Şirketler çalışanların uzaktan çalışma kültürüne uyum sağlamasına yardımcı olmak için eğitim çalışmaları yapmaya başladı. Çalışanların gelişimi, İK teknolojisinin önde gelen konularından biri olmaya devam edecek ki bunun içinde dijital okur yazarlık da var.
Yeni bir kültür olarak uzaktan çalışma
2020 birçok çalışanın ofis masasından evindeki koltuğuna taşındığı bir yıl oldu. Bu değişim, çalışma ve iş kültüründe de bir değişim yarattı. Her ne kadar bir kısım şirket çalışanı ofise geri dönse de ofise dönmeyi tercih etmeyenlerin sayısı da azımsanacak düzeyde değil. Uzaktan çalışma modeli kalıcılaştı ve bu durum İK açısından değerlendirilmeye alınan konulardan biri haline geldi.
İK analitiği
21. yüzyılla birlikte operasyonel bir disiplinden stratejik bir disipline doğru evrilen İK yönetimi, uzmanların yalnızca içgüdülerle karar aldığı bir departman olmaktan çıktı. İK uzmanları artık verilere ağırlık veriyor ve elde ettikleri veriler karar alma süreçlerinde oldukça etkili hale geliyor.
Wellness
Dijitalleşme ve bu dönüşüm sürecinde yaşanan pandemi, şirketlerin çalışanlarına yönelik sağlıklı uygulamaları da değiştirdi. Şirketler artık “Wellness” trendlerine uyum sağlıyor. Örneğin çalışanlara yönelik ücretsiz terapi hizmeti, meditasyon uygulamaları, ücretsiz seanslar sağlanabiliyor. Telesağlık hizmetleri ile çalışanlar doktorlarla kendilerine uygun bir zamanda sağlık sorunlarını görüşebiliyor. Kişiselleştirilmiş Wellness hizmetiyle sağlık koçluğu, fitness, kişisel bakım gibi konularda destek alınabiliyor.